Mangog Nedir? | Marvel Comics

Kahramanlar Evreni
7 min readJun 19, 2022

Asgard’ın sonu yani Ragnarök denince aklımıza Loki gelebilir, Surtur gelebilir ama en az onlar kadar tehlikeli, onlardan daha güçlü bir varlık var. Mangog. The Mangog olarak da anılıyor. Asgard’a tek başına bir yıkım yaratan bu varlığa gelin yakından bir göz atalım.

Mangog’un Geçmişi

Mangog Stan Lee ve Jack Kirby tarafından yaratılmış bir karakter. İlk kez 1968 yılında Thor #154'de görüyoruz. Bu sayıya gelene kadar 151. sayıdan itibaren, Thor bir yandan Destroyer, bir yandan Loki bir yandan da Kaya Trolleri’nin en güçlüsü Ulik‘le cebelleşiyor. Üstelik sevdiği kadın Sif de hastanede ölümün eşiğinde.

Ulik’le olan dövüşlerinden birinde, Thor onu, yanlışlıkla Asgard’ın dipsiz çukuru, Gölge Uçurum’una atıyor. Burası ebedi bir düşüşe neden olan, dipsiz bir uçurum. Fakat buranın özelliği, belli bir noktadan sonra, kurtuluşu olmayan düşüşe geçmesi.

Başı kalabalık olan kahramanımız, çukurun başından aceleyle ayrılınca, Ulik’in geri dönüşü olmayan noktaya ulaşmadan kurtulduğunu farkedemiyor. Bu da sonun başlangıcı oluyor.

Ulik, Mangog’u Serbest Bırakıyor

Kaya Trolleri’nin doğal yaşam alanları yer altı mağaraları. Düştüğü noktada, mağaralar efsanesinde bahsedilen parlayan kayaları görüyor. Efsaneye göre Odin, büyülü taşlarla örülü bir mağarada, korkunç bir valığı hapis tutuyormuş. Eh kendi topraklarında dolanan Ulik için bu efsaneyi gördüğü an tanımak zor olmuyor. Biraz daha ilerliyor ve yine efsanelerde geçen tutsağın yerini buluyor.

Hikayelerde Odin’in bile çekindiği ve unutulması gereken bir tür olarak geçen bu tutsak, Ulik için mükemmel bir intikam fırsatı oluyor. Onu serbest bırakıp askeri yapmayı planlıyor. Zor da olsa kapıyı yerinden söküyor ve Mangog serbest kalıyor. Fakat hiç de planladığı gibi olmuyor. Ulik’in liderliğine, Mangog gülüp geçiyor ve kendisini tüm canlıların düşmanı olarak ifade ediyor. İlk onu pataklıyor.

Mangog Nedir?

Anlaşılıyor ki zamanını bilmediğimiz bir dönemde, Asgard’ı işgal niyetinde olan bir ırkı Odin tamamen yok etmiş. Mangog bu türün son temsilcisi. Bu toplum tamamen yok olmadan önce tüm güçlerini ve nefretini bu son temsilcilerine aktarıyor. Odin tarafından öldürülen o milyarlarca canlının ve kendi çevresindeki canlıların nefretleri, korkuları, kızgınlıkları, kötülükleri, günahları, iğrenmeleri bu varlığa güç veriyor. Odin, onu yok edemeceğini anlayınca tutsak etme yoluna gitmiş. Diğer isimleri Yaşayan Nefret, Tüm Tanrıların Yargısı ve Tatmin Edilmesi Gereken İntikam olarak geçiyor. Başta Odin olmak üzere her türlü tanrıdan ve ardından da yaşayan varlıktan evreni temizlemek amacıyla yaşıyor.

Mangog ismi, İncil’de geçen ve tanrı düşmanı olan Magog isminden, çizgi romana uyarlanmış olması muhtemel.

Mangog Yıkıma Başlıyor

Dipsiz Uçurum’a elini kolunu sallayarak tırmanan Magog, başta Asgard olmak üzere tüm canlılara karşı olan yıkım yemini için yola çıkıyor. İstikamet Asgard. İlk olarak üç tane Fırtına Devini tek yumrukta bayıyor. Bir ileri gözlem kalesine denk geliyor. İçerisindeki Asgard savaşçıları, kısa bir süre bile direnemiyorlar ona.

Kalenin imdadına, Volstagg, Fandral and Hogun yani Wariors Three yetişiyor. Ama onlar da ilk çatışmada yerle bir oluyor. Volstagg onun için “durdurulamaz” diyor. Bütün bu çatışmalardan elbette Asgard’ın haberi oluyor. Bu dönemde Odin meşhur uykusunda ve güç topluyor. Thor, Asgard’ı savunmak için Mangog’un karşısına çıkıyor.

Mangog vs Thor

Elbette en uzun süre Mangog’a karşı dayanabilen Thor oluyor. Ama sadece dayanabiliyor. Mangog, Thor’un saldırılarından etkilenmiyor ve kafasına bir dağ yıkıyor. Thor durumun vehametini anlayınca bir yıldırım saldırısı ile onu yavaşlatıp, yaralı üç dostunu alarak yüksek bir noktaya kaçıyorlar. Ardından da bir nehrin akış yönünü değiştirerek Mangog’u bir süreliğine uzaklaştırıyorlar.

Fakat anlaşılıyor ki Mangog onlarla dalaşmayı bırakmış, yerinden altından kazarak Asgard’a yönelmiş. Derdi Odinkılıcı’nı kınından çıkartmak. Bu olduğu zaman Asgard’ın ve buna bağlı olarak da evrenlerin sonu geliyor. Thor uçarak peşine düşüyor ama o çoktan Asgard’a giriyor bile.

Mangog vs Asgard

Onu Asgard’ın orduları karşılıyor. Ama ne çare. Mangog orduları yarıp hedefine ilerliyor. Biraz da olsa yavaşlayan Mangog’a, Thor yetişiyor ama onu da tek eliyle yere çiviliyor. Kozmik güçlerle donatılmış dev bir ok bile etki etmiyor.

Odinkılıcı’nın yanına geldiğinde, karşısında sadece Thor, Sif ve bir kaç muhafız kalıyor. Fakat Mangog onlarla muhattap bile olmadan dev kılıcı kınından çekiyor ve Ragnarök’ü başlatıyor. Thor bu noktada artık kesin gibi görünen ölüme meydan okuyan bir çığlık atıyor. Bu çığlık o kadar güçlü bir gürültü ki, uykusundaki Odin’i uyandırabiliyor.

Mangog vs Odin

Odin’in elinde Thrudstok’u görüyoruz. Bu Odin’in büyü asası. Büyüsünü yaparken de anlaşılıyor ki Mangog’a güçlerini, Odin’in öldürdüğü ırk vermemiş. Mangog aslında bir hapishaneymiş. Odin, o ırkı hiç yok etmemiş. Onları Mangog’un vücuduna hapsetmiş ve mağaraya kilitlemiş. Yani bu yabancı ırkın nefreti Mangog’u güçlendiriyor ama bu istemli şekilde üretilmiş bir büyü değil.

Odin, büyüyü tersine çevirince bu milyarlar serbest kalıyor ve nefretle beslenen Mangog ortadan kayboluyor.

Mangog Geri Dönüyor

30 sene boyunca Mangog’tan haber almıyoruz. 2000 yılında, Thor’un Dünya’dan Asgard’a döndüğü bir serüvende, Asgard’a saldırılmış olarak görüyoruz. Anlaşılıyor ki, Odin büyüyü geri çevirmiş ama bu türün nefretini pek dindirememiş. Yıllar içinde Odin’in zulmünü hatırlayarak yine dellenen bu toplum, Mangog’un tekrar var olmasını sağlamışlar.

Aslında yıkım planlarını tek başına yürütmeyi tercih eden Mangog, Thanos’un da tüm canlıları öldürme isteğini öğrenince, aynı davada birlikte çalışmayı uygun görüyor. Fakat Thanos düşmanlarla tek tek ilgilenmek yerine, ana göreve odaklandığı, Mangog çoğu kez Thor’u öldürmeye yaklaşsa da, Thanos’un engellemelerine denk geliyor ve pişman oluyor. Thor ikisini de durdurmayı başarıyor. Bunun gerçek Thanos değil de clone olduğunu da anlıyoruz.

Mangog, Loki’nin Kontrolünde

Mangog’un bir sonraki saldırısı 2004 yılında, Loki kontrolü altında oluyor. Thor, Valhalla’ya gittiği bir sırada, Loki’nin Mangog’u üzerine saldığını görüyoruz. Fakat bu dönemde Thor hem Odin hem de Rune büyülerinin gücüne sahip. Hem de Mangog, kendisinde değil. Mangog’la hiç savaşmıyor ve ona gücünü veren nefreti bir büyü ile ondan temizliyor. Hatta ona “artık huzur bulmasının zamanı geldiğini” söylüyor. Mangog tamamen yok oluyor.

Mangog, Yaşama Dönüyor

Mangog gerçekten yok oluyor. Ta ki 2011 yılında bir yarı tanrı olan milyarder, Adam Mann bir deney yapana kadar. Adam Mann, babasız büyümüş bir bilim insanı. Annesinin küçükken ona sürekli mitolojik tanrıların hikayelerini anlatırmış. Büyüdükçe bu konuda saplantılı derecede araştırmacı ve bilgili oluyor.

Spor ve bilim konusunda o kadar başarılı oluyor ki ona X-Geni yani Mutant testi yapılıyor. Ama mutant olmadığını anlaşılıyor. Kendince bir yarı tanrı olduğuna kanaat getiriyor. Babasının bir tanrı olduğuna inanıyor ve araştırmaları sonucunda, babasının evrendeki yerini de tespit ediyor. Ama milyarder dahimizin saçmaladığı ortaya çıkıyor. Zira tespit ettiği güç Oblivion’da hapis olduğu anlaşılan Mangog’tan başkası değilmiş.

Mangog bu gelişinde ilk işi Adam Mann’ı yemek oluyor. Sonraki tek amacı da Thor’u öldürmek. Şehrin göbeğinde yarattığı yıkımı yavaşlatmak Iron man’e kalıyor. Tony zırhına bütün New York Şehri’nin elektriğini yüklüyor ve Mangog’a salıyor. Sersemleyen Mangog’u da Thor ve Valkyrie Gruenhilda bir boyut kapısı açarak güneşe gönderiyorlar.

Mangog, Eski Asgard’da

Ondan kurtulmak öyle kolay mı? Değil. Güneşe diye açılan kapıdan yola çıkıp karanlıktan hayatta kalmayı başaran Mangog, Kuşatma serisinden sonra terk edilen ve Eski Asgard olarak geçen yere geliyor. Burada henüz yeni War Thor olan Volstagg’a denk geliyor ve onu ezip geçiyor.

Bu yerin terk edilmiş olduğunu görünce, gerçek yaşayan Asgard’ı soruyor. Volstagg’dan tabii ki öğrenemiyor ama Malekith’den öğreniyor. Bu yeni Asgard’ın ismi Asgardia olarak geçiyor.

Bu Mangog’un en yıkıcı saldırısı oluyor. İlk olarak Gökkuşağı Köprüsüne iniyor ve Heimdall’ı indiriyor. Sonra köprüyü yok ediyor. Tüm Asgardia savunmasını ezip geçiyor. Destroyer, Layık Olmayan Thor, Odin hepsini hiç zarar görmeden yeniyor. Asgardia’yı Güneş’e sürüklemeye başlıyor.

Bu dönemde Thor, Jane Foster. Ama o da Thor olamıyor çünkü kanser ve Thor güçlerine bir daha dönerse ölecek. Fakat Asgardia’nın durumunu hissedince kendini feda ediyor ve Mangog’a saldırıyor. Onun gücü de yetersiz kalıyor. Tüm savunması inmiş Asgardia güneşe sürüklenirken, Jane Foster son bir hamle ile Mjolnir’i, Mangog’a bağlıyor ve onu güneşe bu kez fırlatıyor. Ama Asgardia da yok oluyor. Mangog, Asgardia’yı ve Mjolniri’i tek başına yok ediyor.

Mangog, Mjolnir Oluyor

Mangog, Güneş’te yok oluyor ama nefret var oldukça asla yok olmaz. War of The Realms’ta, Thor Mjolnir’i Güneş’e giderek tekrar dövülmesini sağlamıştı. Mjolnir’e gücünü veren Tanrıça God Tempest’i nefretiyle etkileyen Mangog son bir girişimini de Mjolnir olarak yapıyor ve hep yakınında tuttuğu silahı ile vurmaya çalışıyor.

Bunda da az daha başarılı oluyor ki Odin kendini feda ederek tüm Odinforce’un Thor’a geçmesini sağlıyor. Ve Thor, God Tempest’i yok edince Mangog da yok oluyor… ama gelecek ne gösterir belli olmaz tabii

Mangog’un Güçleri

Asgardia’yı tek başına yok edebilecek bir güçten bahsediyoruz. Fiziksel güç olarak 100 tondan fazlasını kaldırabileceğini söyleyebiliriz. Milyarlarca canlının gücünün tek vücutta toplanmış hali. Bu onu Galaktus, Ego, Hulk, Sentry kategorisine sokuyor. Thor, Odin, Freja, Jane Foster ve hatta Asgard ordularının tümünü ezip geçmiş bir güç.

O kadar dayanıklı ki bir yıldızın çekirdeğini yok edebilecek saldırıdan etkilenmiyor. Göktaşlarına basarak Dünya’dan Saturn’e gidebiliyor.

Enerji manipulasyonu var. War Thor’un ona yaptığı enerji saldırısını, vücudunda tutarak geri gönderdi. Moleküler boyutta müdaheleler yapabiliyor. İçine düştüğü lav tabakasının rengini değiştirip Thor’a fırlatmıştı.

Şekil değiştirebiliyor. Farklı canlılar gibi görünebiliyor. Koklayarak rakibinde Asgardlı kanı olup olmadığını anlayabiliyor.

En büyük gücü de şüphesiz içindeki ve etrafındaki nefretin, kızgınlıkların, kötülüklerin, günahların onu sürekli daha da güçlendirmesi. Buna günahtan güçlenme yani Sin Empowerment deniyor. Nefret var oldukça Mangog, yıkım için geri gelmeye devam edecek.

Tek zayıflığı içindeki nefreti büyü ile sıfıra indirebilirse rakipleri, yok olup gidiyor.

Mangog Çizgi Romanları

Mangog hakkında genel bir fikir edinmek için Thor #154–157 ve #195–198 (1968), Thor #20–25 (2000), Thunderstrike #3–5 (2011), Mighty Thor #700–705 (2017) yeterli olacaktır.

--

--

Kahramanlar Evreni

Çizgi roman ve oyunlar hakkında yazılar. Başka websitemiz yok.